Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy, ülke ekonomisi ve enflasyondaki artış ile ilgili eleştiride bulundu. Büyük patronların çıkarına dokunulmasın diye ekonomi biliminin canına okunduğunu dile getiren Ersoy, bir sürü şehir efsanesi dolaştırılarak, hedef şaşırtıldığını ve halka yalanlar söylendiğini ifade etti.
Enflasyonun, bulunulan coğrafyadaki ekonomi kompozisyonuna göre birçok farklı faktör tarafından sürüklendiği gerçeğinin ortada durduğunu belirten Ersoy, sadece TC’deki para politikası veya sadece asgari ücretteki artışlar tarafından tetiklendiğini söylemenin, aklımızla alay etmenin ötesinde bir amaca ve büyük patronların yaptığı süper kârların sürüklediği enflasyonu gizlemeye yaradığına dikkat çekti. Ersoy, Bağımsızlık Yolu’nun yıllardır mücadelesini verdiği ve parti programında çok daha kapsamlı anlatıldığı emekten yana çözüm önerilerini hatırlattı.
“KAMUDAKİ EN YÜKSEK MAAŞ, ASGARİ ÜCRETİN ÜÇ KATINI GEÇMEMELİ”
Ersoy, asgari ücretin en düşük kamu maaşına eşitlenmesi gerektiğine vurgu yaparak, kamudaki en yüksek maaşın asgari ücretin üç katını geçmemesi gerektiğini belirtti.
Alım gücünü artırmak için ultra zenginlerden servet vergisi alınması gerektiğinin altını çizen Ersoy, bu gelirin halkın temel giderlerini karşılamak için kamusal yatırımlarda kullanılması gerektiğini ifade etti. Elektrik, barınma, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi alanlardaki harcamaların azaltıldığı oranda halkın alım gücünün artacağını söyleyen Ersoy, kamucu bir ekonomi, genişlemeci bir maliye politikası ile bu imkanların yaratılabileceğini belirtti. Ersoy, dolaylı vergilerin azaltılması ve doğrudan vergilerin kademeli olarak artırılması gerektiğini vurguladı.
“AKSA VE ERCAN KAMULAŞTIRILMALI!”
Akaryakıt ithalinin iki şirketin kârı için değil, kamusal fayda için kamu eliyle yapılması gerektiğine dikkat çeken Ersoy, AKSA ve Ercan Havalimanı’nın kamulaştırılması gerektiğini ifade etti.
Ersoy, sermayeye verilen teşviklerin kesilmesi ve vergi muafiyetlerinin son bulması gerektiğini belirterek, ülkede kurulacak üretim, dağıtım ve satış kooperatifleriyle üreten ve kamucu bir ekonomiye geçilmesinin önemine dikkat çekti.
Özel sektörde 10 kişi ve üzeri çalışanı olan işyerlerinde sendikasız işçi çalıştırmanın yasaklanması gerektiğine vurgu yapan Ersoy, özel teknik işler ve mevcutların yenilenmesi dışında, yeni çalışma izni çıkarılmaması gerektiğini söyledi.
“GASPÇI TABAKAYA BEDEL ÖDETMEDEN BURADAN ÇIKIŞ YOK”
Ersoy, “Daha da detaylandırmak ve maddeleri artırmak mümkün ama uzatmaya gerek yok. Bir sarmala girdiğimiz söyleniyor. Kısır döngüden çıkamıyormuşuz. Yok bir sarmalda değiliz. İstikrarlı bir şekilde yoksullaşıyor, yoksunlaşıyoruz. Sermaye için ise işler gayet tıkırında. Muazzam bir emek sömürüsü ve doğa talanı devam ederken çok ufak bir azınlık servetine servet katmaya devam ediyor. Toplumsal olarak üretilen zenginliği kendi tekeline geçiren bu gaspçı tabakaya bedel ödetmeden buradan çıkış yok” ifadelerini kullandı.