Demokrat Parti (DP) Genel Sekreteri ve Girne Milletvekili Serhat Akpınar, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Meclis Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe’nin, Meclis Genel Kurulu’nda "Meclis Başkanlığı Seçimi" gündemiyle açma girişimini eleştirdi.
DP’den yapılan açıklamada, CTP’nin halkın iradesini yok saydığı ve meclisin çalışmalarını engelleyen bu tür eylemlerin kınandığı belirtildi.
Akpınar, açıklamasında şunları ifade etti:
“CTP, Meclis Başkan Yardımcısı aracılığıyla, KKTC halkının iradesini temsil eden Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı kürsüsünü işgal ederek, meclisin çalışmalarını engellemiştir. Burada engellenen ve pranga vurulmak istenen, halkın iradesidir. Meclisin bu dönemi, belki de en fazla mesai gerektiren dönemdir. Başta gelecek yılın bütçe görüşmeleri ve kanunu olmak üzere, biriken birçok sorun çözüm beklemektedir."
Akpınar, CTP'nin ülke gündemi ve halkın sorunlarıyla ilgilenmediğini iddia ederek, "Halk bizlerden hizmet ve çözüm beklerken, CTP'nin muhalefet partisi olarak Meclis Başkan Yardımcısının bu şekilde bir davranış sergilemesi, ajandasının ne kadar farklı olduğunu gözler önüne sermektedir. Eğer gerçekten bu görevi içselleştirseydi, Meclis kürsüsünü ergenvari bir şekilde işgal etmez ve Cumhurbaşkanını da işin içine karıştırmazdı." şeklinde konuştu.
DP Genel Sekreteri, CTP’nin bu tavrının halkın iradesini hiçe sayan bir yaklaşım olduğunu vurgulayarak, “Bu nedenle DP olarak, kendisini şiddetle kınıyoruz" dedi.
Akpınar, açıklamasının sonunda tüm siyasi partilere çağrıda bulunarak, ülkenin gerçek gündemine ve halkın beklentilerine odaklanılması gerektiğini belirtti. Akpınar, “Artık bu kısır çekişmeleri bir kenara bırakarak, Meclis çatısı altında daha fazla mesai harcamalıyız. Çünkü son iki aydır KKTC halkının zamanını boşa harcadık ve bunu telafi etmeliyiz.” dedi.
"Biz, halkımızdan hizmet ve çözüm odaklı bir çalışma bekliyoruz, kaos ve bilinmezliğe değil!" diyen Akpınar, halkın iradesini yok sayan tutumların kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Akpınar'ın açıklaması, "Sizin amacınız halkın iradesini yok mu saymak?" sorusuyla son buldu.