Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili adayı Sami Özuslu, Kamu İşçileri Sendikası’nı (Kamu-İş) ziyaret etti.
Sami Özuslu’ya Genel Sekreter Asım Akansoy ile Lefkoşa İlçe Başkanı Devrim Barçın da eşlik etti. Kamu-İş Genel Başkanı Ahmet Serdaroğlu ve yönetim kurulu üyeleri de ziyarette hazır bulundu. Ziyaret sırasında konuşma gerçekleştiren CTP Milletvekili adayı Sami Özuslu, “Birlikte karar verip birlikte üreteceğiz, birlikte yöneteceğiz. Bu seçimde hükümet değişmeyecek ama bu yönetim anlayışına çok güzel bir mesaj verilecek” ifadelerini kullandı. Ziyarette CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy ve Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu da konuşma gerçekleştirdi.
Özuslu: “25 Haziran, toplumun yaşadığı yıkımı tersine çevirmenin başlangıcı olacak”
Ziyarette yaptığı konuşmada sendikal yaşamın önemine işaret eden CTP milletvekili adayı Sami Özuslu, “35 yıllık gazetecilik hayatımda her zaman emekten ve emekçiden yana oldum. Emeğin savunulması, demokrasi ve özgürlükler için mücadele ettim” dedi. Bu bağlamda sendikalarla hep birlikte yürüdüklerini vurgulayan Özuslu, ülkenin en büyük sorununun ekonomi, işsizlik, göç ve gençlerin geleceğinin çalınması olduğuna dikkat çekti. Pahalılık altında insanların ‘inim inim inlediğini’ ifade eden Özuslu, “Moral bozmak için insanların döviz kurlarına bakması, marketlerdeki fiyatlara, benzinin fiyatına bakması yeterlidir. Ekstra bir şey yapmaya gerek yok” dedi. Sosyal adaletin sağlanmasının önemine işaret eden Özuslu, memleketteki ilaç eksikliğine dikkat çekti. Özuslu, ‘Birlikte karar verip birlikte üreteceğiz, birlikte yöneteceğiz. Bu seçimde hükümet değişmeyecek ama bu yönetim anlayışına çok güzel bir mesaj verilecek. 5 yıllık kalkınma planı CTP hükümetinde tüm paydaşlarla birlikte hazırlanacak. Siyaset çözüm için vardır. Toplumun yaşadığı yıkımı tersine çevirmenin başlangıcı olacak 25 Haziran’ diye ekledi.
Akansoy: “Ben yaparım olur” zihniyetini ortadan kaldıracağız”
CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy da ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, Kamu-iş’in verdiği emek mücadelesini saygıyla selamladıklarını belirterek sözlerine başladı. Protokolle yeni bir gündemin de doğduğuna işaret eden Akansoy, Türk Lirası’nın değer kaybıyla büyük sarsıntı yaşandığını kaydetti. ‘Bunun önüne geçmek hükümetlerin elindedir. Ülkedeki yangını söndürmek adına alternatif siyaset yapmak zorundadır’ diyen Akansoy, çarşıda fiyatların yükselmeye başladığının altını çizdi. Akansoy, ‘Kıbrıslı Türklerin hak ettiği bir durum değildir bu yaşananlar. Siyasetin görevi çözüm üretmektir. Siyaset halkın sorunlarına kısa ve uzun vadeli çözüm üretebilmelidir. Bu sistem ne yazık ki çökmüştür. Önümüzde zorlu bir süreç vardır. Sendikalara yönelik tavrı kabul etmemiz mümkün değildir. Hükümet sendikalarla uğraşmayı bıraksın, kendi asli görevlerine dönsün. Sendikalar olmazsa, bu toplum kendi bütünlüğünü sağlayamaz. Örgütlü topluma inanan bir parti olarak hak mücadelesine CTP olarak destek vereceğiz. Önümüzdeki süreç zorlu olacak. ‘Ben yaptım olur’ zihniyetini ortadan kaldıracağız. Toplumun gelişmesi için mücadelemize devam edeceğiz’ diye konuştu.
Serdaroğlu: “Kişiler için değil, gelecek için oy kullanılmalıdır”
Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, örgüt olarak birinci dertlerinin memleket, ikincisinin ise emek ve emekçiler olduğuna dikkat çekti. “En başta sorumluluğumuz üyelerimizdir. Genelde ise toplum için uğraş veren bir sendikayız” diye konuşan Serdaroğlu, ülkenin geldiği aşamada daha da kötüye gittiğini ve buna şahit olmanın kendilerini üzdüğünü vurguladı. Serdaroğlu, ‘Seçim sonucunda umarım memleketimizde bazı şeylerin değişmesine vesile olur. Mali protokolü gördük. Hükümetimiz bizi üzmüştür. Muhalefetten de ses bekliyoruz. Protokolde hoş olmayan maddeler var. Toplu iş sözleşme düzeneğine ve iş yasasına ciddi anlamda bir saldırı vardır. Kamu-İş’in toplu iş sözleşmesi düzeneği ve iş yasası son kalesidir. Bu kaleyi asla terk etmeyiz’ ifadelerini kullandı. Mali Protokolde sendikaları kapatma yönünde bir yaklaşım gözlemlediklerinin altını çizen Serdaroğlu, ‘Sendikalar demokrasinin bekçisi gibidir. Her gelen hükümete eşit şekilde doğru yaptığı sürece destek olmaya, yanlış yaptığı takdirde ise karşısında olmaya devam edeceğiz. Memleketimiz için güzel ne olacaksa o olsun, biz da anayasal haklarımızı en doğru şekilde kullanacağız. Kişiler için değil gelecek için oy kullanılmalıdır’ diye ekledi.