Özersay yazılı açıklamasında, Maliye Bakanının, “enflasyon oranında bir maaş artışının maliyeye çok büyük bir yük getirdiğinden” şikayet ettiğini, Cumhurbaşkanının da asgari ücretin yüksek olmasından şikayet ettiğine işaret etti.

Aynı günlerde de IMF Türkiye raporuyla, “asgari ücret artışını gerçek enflasyona ve gerçek hayat pahalılığına göre değil, beklenti enflasyonuna göre yapın” önerisi geldiğine işaret eden Özersay, “Tüm bunlar tesadüf değildir. Ekonomideki kötü gidişin faturası memura ve dar gelirli özel sektör çalışanına kesilmek isteniyor. Oysa zamanında, marifet hayat pahalılığını vermek değil hayatın pahalılaşmasını önlemektir dediğimizde bunu anlamak istemediler” dedi.

Önümüzdeki yağmur beklenmiyor... Önümüzdeki yağmur beklenmiyor...

Özersay, hükümetin, maliye gelirlerini artırmak için daha fazla kazanandan daha fazla vergi alınması ve adil bir vergi için adım atması gerektiğini ifade ederek, “Yoksa büyük ve ayrıcalıklı bazı firmalara vergi affı mı getirdi. Peki ücretler en büyük girdi maliyetine dönüştü madem ki diğer girdi maliyetlerini aşağıya çekip özel sektörü rahatlatmak için bu gayrimeşru hükümet ne yaptı. Tam bir hiç! Mesela en önemli girdi maliyetlerinden olan elektrik konusunda yakıtı ihalesiz alarak, kötü yöneticiler atayıp kurumun finans yönetimini yanlış yapıp daha yüksek faiz borcu altına girmesini sağlayarak, yine kötü yönetip Rum tarafından daha pahalıya elektrik alınmasına sebep olarak elektriği daha da pahalı hale getirmedi mi” diye sordu.

Editör: Serap Okuducu