20 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs’a gelen mehmetçiklerden olan Mehmet Özçelik, savaş anıları ve duygularını kaleme aldığı günük 50 yıl sonra ortaya çıktı.

İkinci barış harekatı döneminde muhtemelen savaş alanında düşürdüğü günlük, mücahit Halil Burukhan tarafından bulundu. Halil Burukhan ve Hamitköy’deki mücahitler Mehmet Özçelik2in bıraktığı yerden günlüğü yazmaya devam ettiler.

Mehmetçik’in günlüğünü bugüne kadar muhafaza eden Halil Burukhan, tarihe önemli bir katkısı olacak bu günlüğü Kıbrıs Net Haber ile paylaştı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kişisel Verileri Koruma Kurulu Başkan ve üyeleriyle görüştü Cumhurbaşkanı Tatar, Kişisel Verileri Koruma Kurulu Başkan ve üyeleriyle görüştü

İzmirli Mehmetçik Mehmet Özçelik, tarafından kaleme alınan günlükteki ifadeler şöyle:

YANAN KALP

20 Temmuz 1974 günü kalbim bütün hırçınlığıyla yanmaktaydı. Ta ki acısı yanması Yunan karşısına geçinceye kadar dualar etti. Gece gündüz durmadan yılmadan en önde düşmanla göğüs göğüse çarpıştım. İçlerinden çoğunu kahramanca öldürdük ve bir müddet ara verdik.

BEŞ PARMAK DAĞLARI

27 Temmuz 1974 günü yeniden taarruza kalktık. Yılmadan cepheden cepheye kahramanca çarpıştık. Ölümden zerre kadar korkmadan adım adım ilerledik. Birinci ateşkeste yeniden mevzilendik. 12 gün süren bu ilerlemeden sonra yeniden hareket ettik ve Lefkoşa civarına yerleştik.

Dört gün mevzilendikten sonra yeniden taarruza kalktık. 13 Ağustos gecesi, Kaymaklı civarına yerleştik ve 14 Ağustos sabahı taarruza kalktık. Kimimiz aç, kimimiz susuz. Düşmana baş koyacak 4 saatlik çarpışmada ilerlemeye devam ettik. Bu çarpışma sonucu bir takımımızın can gibi sevdiği asteğmen vardı. Art arda yara aldı ve takım başka birinin komutuna geçti.

Yeniden havan ve top sesleri arasına karışık ve düşman karakolundan birkaçını öldürdük. Birkaçını kaçırdık. En sonunda karakoldan Yunan bayrağını akıttığımız kanların üzerinde dalgalandırmadık. Yerine dünyalar kadar büyük ay yıldızlı bayrağımızı astık. Bundan böyle Kıbrıs topraklarında ay yıldızlı bayrak dalgalandırdık.

KIBRIS YARASI

20 Temmuz 1974 günü Kıbrıs’a helikopterle Türk ordusu çıkarma yaptı. Bu çıkartmada Türk Mehmetçikleri Kıbrıs’ın havasını tamamen değiştirmişti. Gözleri kanlanan ordumuz düşmanın üzerine saldırdı. Çoğunu imha ettik çoğu karılar gibi önümüzden kaçtı. Şimdi bir ümitle ne zaman emir gelecek diye bekliyorduk.

O sırada “geri çekiliyoruz” sesleri aldı, yürüdü, biz çekildik. Yerimize Maraşlılar geldi. Biz aç, susuz… Günlerce bu yetmezmiş gibi birde eğitim yaptık. Sonra arabalara binip Küçük Kaymaklı üzerine geldik. Mevziler yaptık. Üç gün üç gece kaldık fakat anlaşma kabul edilmedi yeniden taarruza geçtik.

CENEVRE ANLAŞMASI

Kabul edilmeyen Cenevre Anlaşması bize gece iletildi. Yeniden kalktık, taarruza geçtik. İki saat bir çarpışmadan sonra karakollarıyla sanayi bölgelerini elimizle geçirdik.

Sanayide durduk. İçimizde yaralı şehit düşen arkadaşımıza yardımcı olduk. Nihayet Mehmet Asteğmen bu sırada şehitlerin arasında yatmaktaydı. Yaralılar hastaneye kaldırılmıştı. İşte gönlüm kan ağladı böyle günlerde. Şimdi biz günlerce aç susuz mevzilerden çıkmak yasak ne yapacağımızı şaşırmış vaziyetteyiz.

Umudumuz allah a kalmıştır. Başımızda kötü komutanlar yer almıştır. Onun için çok mutsuzum ümitlerim kırık. Benim askerliğim zaten bitmez. Tezkere almaya ömrüm yetmez. O gerçek günlerin geriye gelmez. Kıbrıs’taki bayramımız mübarek olsun.

Editör: Melihat Haksız