Savunma Bakanı Vasilis Palmas, “Mari” (Tatlısu) bölgesinde inşa edilmesi planlanan deniz üssü konusunda açıklamalarda bulundu.

TUSAŞ tesislerine gerçekleştirilen terör saldırısı Rum basınında da yer aldı TUSAŞ tesislerine gerçekleştirilen terör saldırısı Rum basınında da yer aldı

Politis gazetesi: “Deniz Üssü ABD, AB ve Yunanistan’ın Onayıyla – Savunma Bakanı Yunanistan’ın Projeyi Teknik Düzeyde Desteklediğini Söyledi” başlıkları altında verdiği haberinde, Savunma Bakanı Vasilis Palmas’ın, Mari bölgesinde inşa edilecek deniz üssü hakkında dün Politis radyosuna yaptığı açıklamalara yer verdi.

Gazete, deniz üssünün ABD ve AB’nin onayıyla ilerlemekte olduğunu ve Kıbrıs Cumhuriyeti ile Yunanistan’ın bölgede üstlenmek istedikleri rolün bir göstergesi olacağını yazdı.

Palmas konuya ilişkin gazetenin radyo kanalına yaptığı açıklamada, “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin jeopolitik düzeyinin fiiliyatta da yükseltilmesi gerektiğini, hem “Amalthia” projesi hem de Mari’de deniz üssü inşa edilmesinin de bu çerçevede yer aldığını” söyledi.

“Deniz üssünün, dost ülkelerle, AB ve Yunanistan’la, AB üye ülkelerinin ve dost ülkelerin ihtiyacı olması durumunda politikalar uygulayabilmeleri adına bir araç olduğunu” ifade eden Palmas, üssün askeri bir üs olmayacağını da iddia etti.

Palmas: “Askeri bir üs olmayacak ancak tatbikatlarda kullanılmasına ve askeri gemilerin demirlemesine imkan verecek altyapıya sahip olacak” şeklinde konuştu.

Yunanistan’ın projeyi teknik düzeyde desteklediğini ve üssün inşası konusunda yol haritasının belirlenmesi için Yunan şirketinden teknik raporu beklediklerini vurgulayan Palmas, Yunan şirketinin önerilerini değerlendirdikten sonra üssün inşasına başlayacaklarını ifade etti.

Palmas, üssün inşasının zaman alacağını belirterek üs inşasının AB ve ABD tarafından da olumlu karşılandığını savundu.

Aynı bölgede bir de helikopter üssünün yapılmakta olduğunu ifade eden Palmas, askeri konular olması sebebiyle daha fazla ayrıntı veremeyeceğini vurguladı.

Gazete, Palmas’ın Kıbrıs’taki İngiliz Üslerine yönelik tehditlere ilişkin bir soruya karşılık ise, İngiltere’nin bu konularda kendilerine bilgi verme zorunluluğu bulunmadığını ancak gerçekleştirilen faaliyetler konusunda kendilerine önceden bilgi verilmesinin “iyi olabileceğini” söylediğini aktardı.

Editör: Melihat Haksız