LAÜ Akademisyeni Perçinci: Kanserden korunmak için beslenmeye dikkat edilmeli...

Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik
Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nazal Bardak Perçinci, “Kanser ve Beslenme” konusu
üzerine bilgilendirmelerde bulundu.
“Her hastalık kendi içinde zor ve sıkıntılıdır. Ama bazı hastalıklar vardır ki onların
devası için, isteğimize göre ilaç ya da bitkisel ürünler alamayız. Böyle bir durumla
karşılaştığımızda ise daha sabırlı, daha güçlü ve daha özverili yaklaşmamız gerekir. İşte
kanser bunlardan biri ve hatta en önemlisidir. Kanser, nasıl hücrelerin kontrolsüz bir
şekilde büyümesi ise; kişiler arasındaki yayılma hızı da maalesef o şekilde büyümektedir.
Günümüzde yılda 12 milyon kişide kanser vakası görülerek, bu oran hızla artarak
ilerliyor. Çözüm; ilaçlarla tedavi ile olsa da, kanserden korunmak için doğru beslenmenin
etkisi de bir gerçektir. Peki, kanserden korunmak için neler yapılmalıdır?” diyen Perçinci,
şu önerilerde bulundu;
• Antioksidanlar bir numaralı kanser önleyici ajanlardır. Çünkü bazı kanserojen maddeler
metabolizma sonucu açığa çıkarak hücrelere zarar verebilir. Vücut yeterli antioksidanları
alırsa kanserden korunması daha kolay olur. Bu antioksidanlar nelerde vardır diye
soracak olursanız, sebze meyveler ilk yanıtımız olacaktır. Özellikle domates, brokoli,
karnabahar, lahana, sarımsak bu grubun önde gelenleridir. Bu sebzeleri pişirirken de
buharda, az su ile veya düdüklü tencerede pişirmeyi tercih edebilirsiniz.
• Diğer bir antioksidan kaynağı da yeşil çaydır. İçindeki kateşin sayesinde kanser
hücrelerini bloke ederek, oluşumunu önler.
• Tam tahıl ürünleri içerdiği posa ve antioksidanlar sayesinde kanserden koruyucu etkiye
sahiptir. Bu yüzden haftada 1 kez mutlaka tüketilmelidir.
• Soya… Özellikle içindeki fitoöstrojenler sayesinde hormonlara bağlı kanserlerin
kontrolünde etkilidir. Besin tüketiminize soyayı eklediğiniz takdirde hem kanserden
korunum, hem de besin çeşitliliği sağlamış olursunuz.
• Omega–3 kanserden korunmada etkisine dair birçok çalışma yapılmış ve özellikle
meme ve prostat kanserindeki etkisi üzerine durulmuştur. Sonuçta da balık
tüketmeyenlerin tüketenlere göre prostat kanserine yakalanma riskinin 2–3 kat daha fazla
olduğu görülmüştür. Omega–3 ü ayrıca ceviz ve keten tohumundan da almanız
mümkündür.
• İşlenmiş etler, özellikle kolon kanseri üzerinde olumsuz etkiye yol açabileceği için,
tüketmemek fakat vazgeçemiyorsak da minimum düzeyde tüketmeye özen göstermek
gereklidir.
• Günlük su tüketiminin 8–10 bardak civarında olması vücudun savunma sistemini
güçlendirmede ve atıkların vücuttan daha çabuk atılmasında etkilidir.