Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Beraat Alptuğ, “3 Aralık Dünya Engelliler Günü” kapsamında açıklamalarda bulundu.
“Bedensel engelli, vücutta herhangi bir nedenle meydana gelen bir hasar veya fonksiyon kaybı sonucu
kişinin fiziksel yeteneklerinin sınırlı olduğu durumu ifade eder. Bu engel, doğuştan gelen bir durum
olabilir ya da bir kazanın, hastalığın veya diğer faktörlerin neden olduğu sonradan ortaya çıkmış bir
durum da olabilir. Bedensel engeller, kişinin hareket ile ilgili fiziksel aktivitelerde kısıtlılıklara neden
olabilir” diyerek sözlerine başlayan Alptuğ, “Bedensel engellilik, geniş bir yelpazede olabilir ve bireyden
bireye değişebilir. Engelin türüne ve derecesine bağlı olarak, bireylerin günlük yaşam aktivitelerini
sürdürme, eğitim alma, çalışma ve sosyal etkileşim gibi alanlarda destek ya da uyum sağlamaları
gerekebilir” dedi.
Alptuğ sözlerinin devamında şunlara değindi; “Bedensel engelli bireyler, yaşamları boyunca
karşılaştıkları fiziksel zorlukları aşmak ve günlük aktivitelerini daha bağımsız bir şekilde
gerçekleştirebilmek için çeşitli rehabilitasyon yöntemlerinden faydalanırlar. Fizyoterapi, bu bağlamda
bedensel engellilere yönelik önemli bir tedavi ve destek aracıdır. Bedensel engelli bireylerin hayat
kalitesini artırmak, fonksiyonel bağımsızlıklarını geliştirmek ve günlük yaşamlarını daha etkili bir şekilde
sürdürebilmelerini sağlamak için fizyoterapi, multidisipliner bir yaklaşımla uygulanır. Fizyoterapinin
temel amacı, bireyin vücut hareketliliğini, kas kuvvetini, esnekliğini ve koordinasyonunu geliştirmektir.
Bu amaç doğrultusunda, fizyoterapistler öncelikle bireyin özel durumunu değerlendirir ve ona özgü bir
tedavi planı oluştururlar. Bu plan genellikle egzersiz programları, manuel terapi, cihaz kullanımı, postür
eğitimi ve diğer rehabilitasyon tekniklerini içerir. Bunun dışında bedensel engelli bir çocuğa sahip aileye
eğitim vererek hem engelli bireyin kendisinin hem de diğer aile üyelerinin bu durumla başa çıkabilmesini
ve destek olabilmesini amaçlar.
Fizyoterapi, bedensel engelliler için farklı avantajlar sunar;
Birincil olarak, fiziksel fonksiyonlarda artış sağlayarak bireyin bağımsızlığını destekler. Engelli
bireylerin günlük yaşam aktivitelerini daha etkili bir şekilde gerçekleştirebilmeleri için
ihtiyaçlarına özel olarak tasarlanmış egzersizler, kas gücü ve esneklik artırıcı tekniklerle
birleştirilir.
İkinci olarak, fizyoterapi, ağrı yönetimi konusunda da önemli bir rol oynar. Bedensel engellilik
genellikle ağrı şikayetleri olması durumunda fizyoterapistler, bu ağrıları hafifletmek veya kontrol
altına almak için özel tedavi planları uygularlar. Bu, bireyin yaşam kalitesini artırarak günlük
aktiviteleri daha konforlu ve ağrısız bir şekilde sürdürmelerine yardımcı olabilir.
Üçüncü olarak, fizyoterapi, bedensel engelli bireylerin genel sağlıklarını destekler. Hareket etme
kabiliyetini artırmak, dolaşım sistemini iyileştirmek ve solunum fonksiyonlarını optimize etmek,
bireyin genel sağlığını olumlu bir şekilde etkiler. Bu da hastalıklara karşı direnci artırabilir ve
yaşam beklentisini olumlu yönde etkileyebilir.
Alptuğ sonuç olarak, “Fizyoterapi, bedensel engelli bireylerin yaşam kalitesini artırmak ve günlük
yaşamlarını daha bağımsız bir şekilde sürdürebilmelerini sağlamak için önemli bir rehabilitasyon aracıdır.
Uzman fizyoterapistlerin rehberliğinde uygulanan özel tedavi planları, bireylerin potansiyellerini
maksimum düzeyde kullanmalarına yardımcı olabilir ve onları topluma daha etkin bir şekilde entegre
etmelerine destek olabilir” diyerek sözlerini sonlandırdı.