Yıllarca hem Eczacılar Birliği hem de başka sivil toplum örgütlerinde görev alan ülkemizin tanımış eczacılarından Zakire Kaleli, ilaç vurgunu iddialarıyla yaşanan süreci analiz eden bir açıklama yaparak eczacıların içinde bulunduğu psikolojik durumu kaleme aldı.

Zakire Kaleli, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, sahte reçete iddiaları nedeniyle eczacıların seviyesiz söylemlere maruz kalmasına karşı tepki gösterdi.

Zakire Kaleli’nin paylaşımı şöyle:

SORUYORUM!!

BU ECZACILAR SİZE NE YAPTI??

-Ağladınız; sizinle ağladı

-Başınız ağrıdı, ağrınızı kesti

-İlaç bulamadınız, çırpındı, aradı buldu

-Gün oldu paranız olmadı “bu da benden olsun “ dedi

-Doktora ulaşamadınız, bilgisi ve yetkisi doğrultusunda yaranıza merhem oldu

-Evden çıkamadınız, evinize kadar ilacınızı bıraktı.

-Pandemide evlerinizde güvenle otururken, tüm risklere rağmen siz mağdur olmayın diye kapısını hiç kapatmadı

-ilaçsız kalmayın diye nöbet tuttu

-Bu eksik ve çarpık sağlık sisteminde yetkisi kadar “aile hekimliği “ görevini üstlendi, doktora , ilaca ulaşmanızı sağladı

-Bilgisini tecrübesini sizinle karşılıksız paylaştı, en yakın sağlık danışmanınız oldu

-Sağlık sisteminin ilk ve son halkası oldu

-Her gün değişen güncellenen ilaç sektöründe kendini güncelledi size en iyi hizmeti vermeye çalıştı

-Bu ülkede yaşayıp da bu güne kadar eczane kapısından içeriye girmeyen, derdine derman aramayan bir tek vatandaş yoktur.

-PEKİ SEN VATANDAŞ NAPTIN??

-Eczaneye gittin” ben sigortalıyım bana yardımcı olurmusun” dedin yardım aldın derdine çare buldun

VE ŞİMDİ DİYORSUN Kİ

“ECZACILAR ARSIZ,HIRSIZ”

-Her meslek grubunda olduğu gibi elbette kusur işlemiş üsülsüzlük yapmış olanlar var ve olacak adalet bunun için var

-Diğer yandan baktığınızda deveyi havutu ile götürenler bu çökmüş sistemde baştacı ve seni beni yargısız infaz peşinde

-40 yıllık meslek hayatımda hiç bu kadar acıtan mesleğimi bu kadar ayaklar altına alan bir dönem yaşamadım

-Her hastama ailem gibi davrandım

-Hatam kusurum olmadı mı?

Elbette “ hatasız kul olmaz” demiş atalarımız.

İnsanız sonuçta ama kimseye zarar vermedim, hakkını yemedim.

-Acılı günümde bile hastama verdiğim değerden kendi acımı gizleyerek güler yüz göstermeye, deva olmaya çalıştım

-Bugün anladım ki

Alsancak'ta yaşam konteynerinde yangın Alsancak'ta yaşam konteynerinde yangın

“İYİLİKTEN MARAZ DOĞARMIŞ”

-Yüzlerce meslektaşım her gün seviyesiz sözlere maruz kalıyor” hade iyisiniz yediniz yuttunuz paraları, sizi daha tutuklamadılar mı?” diye

-Soruyorum bu mu hak ettiğimiz?

-10 gündür uyuyamıyor, yemek yiyemiyor eczacınız

-Bir elin parmaklarını geçmeyen ve henüz suçluluğu ispat edilmeyen eczacılar üzerinden tüm mesleği ayaklar altına aldınız . Meğer ne kadar kötüymüşüz biz!!

ÖZETLE :

-Bugünden sonra da eczacınız yanınızda olmaya devam edecek elbette

AMA

-Tanımlanmış görevi ve yetkileri dahilinde

-kimse için görev yüklenemeyecek, iyilik kapsamında hiçbir şey yapmayacaktır.

-Herkes sorumluluğunu ve haddini bilecek

-VEFA görmüyorsa kimse için CEFA çekmeyecek.

-Bu çarpık düzende kendi çektiğimiz cefa bize yeter

-Sakin bir zamanınızda düşünün ve bu soruları kendinize sorun

-Bizim sağlığımız bu dönemde alarm veriyor .Ve bize en iyi ilaç sağduyulu hastalarımızın desteği olacak

SONUÇ:

KUSURU OLANLAR İÇİN YARGI GÖREVİNİ YAPACAKTIR.

PEKİİİ ;

GERİYE KALANLAR İÇİN YAPTIĞINIZ YARGISIZ İNFAZ????

BİR DÜŞÜNÜN!!derim

SAĞLIKLA ve SEVGİYLE KALIN

Editör: TE Bilisim