DÜNYA

ABD'li Türk aktivist Batı Şeria'daki protesto sırasında İsrail ordusu tarafından vurularak öldürüldü

İsrail askerleri, ABD'li Türk aktivist Ayşenur Eygi'yi Batı Şeria'daki protesto sırasında öldürdü. Konuyla ilgili ABD ve Türkiye'den açıklamalar yapıldı.

26 yaşındaki aktivist, işgal altındaki Batı Şeria'da Nablus'un güneyindeki bir kasabada yerleşimlerin genişletilmesine karşı düzenlenen haftalık protesto gösterisine katılıyordu.

Yerel basında Cuma günü çıkan habere göre, Türk asıllı Amerikan vatandaşı bir kadın, Batı Şeria'da yerleşimlerin genişletilmesine karşı düzenlenen bir protesto sırasında İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından vuruldu.

Hükümete bağlı Filistin Haber Ajansı, Ayşenur Ezgi Eygi adlı kadının Nablus'un güneyindeki Beita kasabasında vurulduğunu bildirdi. Göstericiler ile IDF arasında çıkan çatışmalarda, 18 yaşındaki bir Filistinli de yaralandı.

IDF, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, kuvvetlerin "taş atan ve tehdit oluşturan şiddet eylemlerinin başlıca kışkırtıcısına" ateşle karşılık verdiğini belirtti ve yabancı uyruklu bir kişinin öldüğüne dair haberleri incelediklerini ekledi.

Wafa Haber Ajansı, Eygi'nin Nablus'taki Rafidia Hastanesi'nde yoğun bakıma alındığını, ancak yaralarına yenik düştüğünü aktardı. Yerel Filistin medyası, kadının Filistinli çiftçileri İsrail ordusundan korumaya yönelik bir kampanyada yer aldığını belirtti.

Türk medyası ise Eygi'nin Antalya doğumlu ve Amerikan vatandaşı olduğunu kaydetti.

Olay, IDF'nin, Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlamasından bu yana işgal altındaki Batı Şeria'da düzenlediği en büyük operasyonlardan biri olan Cenin kentinden çekildiği sırada yaşandı.

Filistin Sağlık Bakanlığı'na göre, dokuz gün süren operasyonda en az 36 Filistinli hayatını kaybederken, Cenin'de büyük çaplı hasar oluştu.

IDF yetkilileri, 28 Ağustos'ta başlatılan operasyonun, "bölgedeki İsrailli sivillere yönelik saldırıları engellemek için gerekli olduğunu" belirtti.

İsrail ile Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas arasındaki çatışmalar, 7 Ekim tarihinde tekrar alevlendi.

İsrail sınırını aşıp baskın yapan Hamas militanları, düzenledikleri saldırıda çoğu sivil olmak üzere yaklaşık 1.200 kişiyi öldürdü ve 250 kadar kişiyi de rehin aldı. Bu rehinelerin yaklaşık yarısı, Kasım ayında bir hafta süren ateşkes sırasında İsrail tarafından tutulan Filistinli mahkumlarla takas edilerek serbest bırakıldı.

İsrail, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun (BMGK) derhal ateşkes ilan edilmesini öngören kararına rağmen Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısından bu yana Gazze'ye yönelik saldırılarını ve sivil katliamlarını sürdürürken, uluslararası kınamalarla karşı karşıya kaldı.

Gazze'deki sağlık yetkililerine göre, 7 Ekim'den beri İsrail'in Gazze'de düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 40.000'den fazla Filistinli öldürüldü ve yaklaşık 84.700 kişi de yaralandı.

Harabeye dönüşen Gazze'nin pek çok bölgesinde gıdaya, temiz suya ve ilaca ulaşmak hala çok zor.

Güney Afrika'nın açtığı bir dava kapsamında İsrail, Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırımla suçlanıyor.

Mahkeme, Başbakan Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs tarihinde işgal edilmeden önce bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurmasına hükmetmişti.

ABD'DEN AÇIKLAMA

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, "Ayşenur Eygi'nin trajik ölümüyle ilgili bilgimiz var, ailesine baş sağlığı diliyoruz, önceliğimiz hep ABD vatandaşlarının korunması" açıklamasını yaptı.

TÜRKİYE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI: HESAP VERECEKLER

Türkiye Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "Batı Şeria’nın Nablus kentinde Ayşenur Ezgi Eygi adlı vatandaşımızın işgalci İsrail askerleri tarafından öldürüldüğü derin üzüntüyle öğrenilmiştir" dedi.

"Netanyahu hükümeti tarafından işlenen bu cinayeti lanetliyoruz" diye ekleyen Bakanlık, şunları kaydetti:

"İsrail, Filistinlilerin yardımına koşan ve soykırıma karşı barışçıl mücadele veren herkesi yıldırmaya çalışmaktadır. Bu şiddet politikası sonuç vermeyecektir. İnsanlığa karşı suç işleyen İsrail makamları ve onları kayıtsız şartsız destekleyenler, uluslararası mahkemeler önünde mutlaka hesap vereceklerdir."