KIBRIS

Güney Kıbrıs'ta tutuklu Simon Aykut’tan Türkiye ve KKTC yetkililerine çağrı

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde tutuklu bulunan Türkiye ve KKTC vatandaşı Simon Aykut, sağlık ve güvenlik sorunları yaşadığını belirterek Türkiye ve KKTC yetkililerinden yardım talep etti. Aykut, kendisinin siyasi nedenlerle cezalandırıldığını ve çifte standart uygulandığını öne sürdü.

KKTC'deki eski Rum taşınmaz mallarını satışını gerçekleştirdiği fakat Güney’in yasal olmayan iddiası gerekçesiyle Güney Kıbrıs'ta tutuklu bulunan Simon Aykut, Türkiye ve KKTC yetkililerine seslenerek sağlık ve güvenlik sorunlarına dikkat çekti.

Aykut, "Rum tarafında unutuldum ve ölüme terk edildim" dedi.

İzmir doğumlu Türkiye ve KKTC vatandaşı Simon Aykut, Rum tarafında tutuklu bulunduğu cezaevinden Türkiye ve KKTC yetkililerine seslendi. Avukatı aracılığıyla açıklama yapan Aykut, başta Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, TBMM Dışişleri Komisyonu, Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel ve Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu olmak üzere birçok yetkili ve arkadaşlarından yardım talep etti.

Aykut, hapishaneye girmeden önce sağlık sorunları yaşıyordu ve bir doktorun gözetimi altındaydı. Sağlık durumu bozuk olduğu için ilaçlar ve düzenli kontroller dahil olmak üzere gözlemleniyordu.

Güney Kıbrıs'ta ciddi sağlık ve güvenlik sorunları yaşadığını belirten Aykut, mahkemenin tüm bu gerçekleri görmezden geldiğini ve siyaseten cezalandırıldığını kaydetti.

Aykut, Güney Kıbrıs makamlarının, kendisinin Güney’de varlıkları olduğunu çok iyi bildiğini belirterek, çifte standart uygulandığını ifade etti.

Aykut, "Bu gerçek bir mahkeme davası olmadığının en büyük kanıtıdır. Sadece beni bir siyasi varlık olarak cezalandırmaya çalışıyorlar. İnsan haklarımı ve yasal haklarımı umursamıyorlar" diye konuştu.

Aykut, kendisinin Güney Kıbrıs'ın müzakerelerdeki koşullarını iyileştirmek amacıyla kaçırıldığını ve rehin olarak kullanıldığını söyledi.

Aykut, Yaşadığı durumu 1974 öncesinde Rumlara ait olan mülklerle ilgili işlemlere karıştığı iddiasıyla, Yunan tarafının gerçekten barış içinde yaşamak isteyip istemediğini sorguladı.

Aykut, "Bir ülkeyle barış içinde yaşamak istiyorsanız, o ülkenin vatandaşlarını yasa dışı bir şekilde tutuklayıp cezalandırmazsınız" şeklinde konuştu.