Din İşleri Başkanlığı, son günlerde Din İşleri Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ünsal hakkında medyada yer alan haberlerin asılsız olduğunu açıkladı.
Açıklamada, "Tamamen hukukî bir içeriğe sahip olan sunum medyada çarpıtılmış, bazı cümleler bağlamından koparılmış, cımbızlanmış ve kamuoyunda Başkanı suçlayabilmek için her türlü ifadenin ve iftiranın yer aldığı bir metin haline getirilerek servis edilmişti" denildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Son günlerde Din İşleri Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ünsal hakkında medyada yer alan haberler, asılsız iddialar ne başkan ne de başkanlık ile ilgili olmayan suçlamaların oluşturduğu bilgi kirliliği bir basın açıklaması yapılması zorunluluğu doğurmuştur.
TC. Lefkoşa Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliği kuruluşu olan HAGEM (Hala Sultan Aile ve Gençlik Merkezi) tarafından düzenlenen Aile Okulu Seminerleri kapsamında 9 Ocak Pazartesi Osman Fazıl Polat Paşa Camii müştemilatında Hanımlara yönelik olarak gerçekleştirilen seminerde Başkan Ahmet Ünsal’dan “İslâm’da Evliliğin Eşlere Tanıdığı Hak ve Yüklediği Sorumluluklar” konusunun işlenmesi talep edilmiş, Başkan Ünsal tarafından da konu hukukî ve dinî yönden katılımcılara anlatılmıştır.
Akademik kariyeri itibariyle İslâm Aile Hukuku bilim uzmanı da olan başkan Ünsal evliliğin bir sözleşme olduğunu, her hukukî sözleşme gibi bu sözleşmenin de tarafları, sözleşme konusu ve sözleşmenin taraflara sağladığı hak ve sorumlulukların bulunduğunu doktrindeki yer aldığı şekliyle ifade etmiş ve bu sözleşmenin başat bir unsurunun da taraflara cinsel birliktelik serbestisi tanımak olduğunu dile getirmiştir. Konuşmada asla “kocanız sizi ne zaman yatağa çağırırsa gelmek zorundasınız” şeklinde son derece ilkel bir dil kullanılmadığı gibi konu hiçbir şekilde bu manaya gelebilecek bir söylemle ele alınmamıştır ve alınması da hem dine hem hukuka hem de edebe aykırı olduğu izah gerektirmeyecek açıklıktadır.
Tamamen hukukî bir içeriğe sahip olan sunum medyada çarpıtılmış, bazı cümleler bağlamından koparılmış, cımbızlanmış ve kamuoyunda Başkanı suçlayabilmek için her türlü ifadenin ve iftiranın yer aldığı bir metin haline getirilerek servis edilmiştir. Bu fütursuzca yapılan açıklamaların ve doğruluğu teyit edilmeden sergilenen dezenformasyonun her türlü hukukî takibi de yapılacak ve haklarımız sonuna kadar yasal yollardan aranacaktır.
Gerçek zamanla anlaşılacağı gibi tarafsız konuya yaklaşan sağduyu sahibi kimseler tarafından da anlayışla karşılanacak, amacın üzüm yemek olmadığını zaman gösterecektir. Her objektif platformda ve her fırsatta hakikati anlatmaktan asla geri durulmayacaktır.
Kamuoyunun bilmesi gereken bir diğer husus da Dinî bilginin kişilerin şahsî görüşü değil Müslümanların Kutsal Kitabı Kur’ân-ı Kerîm ve yine Müslümanların Peygamberi olan Hz. Muhammed’in sünneti olduğu bilinmelidir. Bu sebeple doğru dini bilgiyi aktarmakla görevli bir kurumun beyanı temsilcilerinin şahsi görüşleri değildir.”