KIBRIS

DAÜ’den 14 akademisyen dünyanın en etkili bilim insanları listesinde yer aldı

Kuruluş tarihiyle ilgili tartışmalar yıllardır bitmeyen TMT’nin kuruluşunun 1 Ağustos olarak belirlenmesinin nasıl bir sürecin ardından geçtiğine bakmak için tarihi takip etmekte fayda vardır.

EOKA’nın kurulmasının ardından Kıbrıslı Türklerin de kendi savunmalarına yapmak amacıyla ilk örgütlenmesi Mesarya’da olmuştur. Lefkoşa’daki hareketsizliği gören İsmail Sadıkoğlu, İnönü köyü ve çevresindeki Türk köylerinden arkadaşlarını da bünyesine alarak Kızıl İntikam Çetesi adı altında bir örgüt kurmuştu.

Dr Fazıl Küçük bünyesinde ilk gizli örgütlenme ise Kıbrıs İstiklali İçin Türk Mukavemet Birliği (KİTEM) bünyesinde olmuştur. Dr Fazıl Küçük’ün partisi olan Kıbrıs Türktür Partisi’nin köycülük kolu ekibi tarafından kurulan ve topluma moral verme amacıyla faaliyete geçen KİTEM, EOKA’nın ilanından birkaç ay sonra kurulmuştur.

TMT öncesinin en ciddi yeraltı örgütü olan Volkan da Dr Küçük bünyesinde hayata geçmişti. EOKA ile birlikte hemen hemen benzer bir örgütlenmemenin ilk girişimi olarak 1955 yazında açılımı “Var Olmak Lazımsa Kan Akıtmamak Niye” olan Volkan teşkilatının faaliyetleri bildiri dağıtma ve bomba atma eylemleriyle sınırlıydı. Sonrasında 9 Eylül ve Karaçete örgütleri de Lefkoşa’da etkin olmaya başlamıştı.

1958 yılında sıcak gelişmeler üzerinde Türk yönetimi ve örgütlerin refleks verip kabuğuna çekilen yapıda olmaları, birbirlerinden kopuk ve dağınık yapılarıyla bir hedef ve disiplinden yoksun olmaları gerekçesiyle Burhan Nalbantoğlu 15 Kasım 1957 akşamı Rauf Denktaş’ Türkiye Cumhuriyeti Başkonsolosluğu’nda idari ateşe olarak görev yapan Kemal Tanrısevdi’nin evinde buluşarak TMT yolunda ilk adım atılır.

Bu gelişmelerin dışında bırakılan Dr Küçük’ün yönetimindeki Volkan’ın da saf dışı bırakıldığı TMT’nın kuruluşu 23 Kasım 1957 tarihli aşağıdaki bildiriyle ilan edildi.

“Kıbrıs Türk Halkına, Volkan, 9 Eylül Cephesi ve buna benzer teşkilatlar lağvedilmiştir. Bunun yerine Kıbrıs Türkü’nün bağrından çıkmış, gerek emperyalist Sömürge İdaresi’ne gerekse Kıbrıs’ı Yunanistan’a ilhak yolunda ENOSİS’i temine çalışan Rum sürülerine karşı Kıbrıs Türklerini savunma görevini üstlenmek üzere yeni bir teşkilat kurulmuştur. Bu bir saldırı değil, savunma teşkilatıdır. Bütün Kıbrıs Türklerini bu teşkilata sahip olmaya ve bu teşkilata sahip çıkmaya çağırırız. Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı Merkez Komite”

Mücadelenin ileri götürülmesi için Türkiye’nin silah yardımında bulunması ve böyle bir teşkilatlanmanın örgütlenerek yönetilmesi ihtiyacını iletmek üzere Kıbrıslı Türklerin iki siyasi lideri Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş’ın, ocak ayının ardından yaptıkları Nisan 1958’deki ikinci ziyaretle yeraltı mücadelesine Türkiye’nin vereceği destek netleşmiştir. Kıbrıs’tan gelen talep değerlendirildikten sonra Türkiye Başbakanı Adnan Menderes’in talimatıyla TMT’nin yapılanması için Albay İsmail Tansu Kıbrıs İstirad Projesi kapsamında görevlendirilmiştir. Yarbay Rıza Vuruşkan, Bozkurt unvanıyla TMT lideri olarak Türkiye İş Bankası Müfettişi sıfatıyla 1 Ağustos 1958’de Türkiye’den Kıbrıs’a gelmiş kendi örgütlenme çalışmasını yapmıştır.

Sonraki yıllarda TMT ile ilgili yapılan değerlendirmelerde 1 Ağustos öncesi ve sonrası için farklı tanımlar geliştirilmiştir.

TMT’de görev alan etkin isimlerden olan Hasan Demirağ, “TMT 1”- “TMT 2” şeklinde bir sınıflandırmayı uygun görmüştür

Ahmet An, 1 Ağustos 1958’i, Kasım 1957’de başlayan sürecin devamı ve sadece yetkinin Türkiye’ye geçmesi olarak değerlendirirken, Ersan Berksel de 1 ağustos öncesini Denktaş- Nalbantoğlu TMT’si olarak nitelendirmiştir.

Önceleri bu ayrıma karşı çıkan Denktaş’a göre TMT bir bütündür, ancak İdareci gönderen Türkiye, profesyonel şekilde direniş örgütüne sahip çıkıp yeni bir örgüt kurulmamıştır. İsmail Tansu’nun “Aslında Hiç Kimse Uyumuyordu” kitabından sonra Denktaş da TMT’yi iki safhaya ayırmıştır. Denktaş, Tansu’nun kendisinin göreve başladığı tarihi, TMT’nin kuruluşu olarak aktarması üzerine, İsmail Tansu’nun TMT’yi Türkiye’ye mal etmeye çalıştığı belirterek, “Kıbrıs’a ait ve Kıbrıslıların direniş mücadelesini Türkiye’nin direnişi haline getirdi” eleştirisini yapmıştır.

Filiz Besim’e konuşan TMT merkezde önemli görevler üstlenen Aydın Samioğlu TMT’nin kuruluş tarihi olarak 1 Ağustos’un belirlenmesi sürecini şöyle aktarmıştır.

“Bayraktarlık sancaklara bir yazı göndererek TMT’nin ne zaman kurulduğuyla ilgili görüş istemiştir. Sunulan seçenekler ise, “Kıbrıs’ta gizli bir örgütlenme kuruluşuylailgili Türkiye’de karar verilen tarih”, “ilk bayraktar Rıza Vuruşkan’ın Kıbrıs’a geliş tarihi” ve “örgütün ilk eylem tarihi” yer alıyordu. TMT mensuplarına bu üç soru sorulup görüşleri alınmasına rağmen Türkiye Cumhuriyeti, Rıza Vuruşkan’ın Kıbrıs’a geldiği 1 Ağustos tarihini TMT’nin kuruluş tarihi olarak ilan etmiştir” Aydın Samioğlu’na göre, TMT’nin kurucularının bazıları bu kararı içine sindirmedikleri için ilk törenlere katılmamıştır

TMT’nin ne zaman kurulduğuyla ilgili tartışmalardan ciddi rahatsızlık duyan Kemal Tanrısevdi, 1997 yılında Neriman Cahit ile yaptığı görüşmede bunu sık sık dile getirirken, böyle bir tartışmanın Kıbrıslı Türklerin bizzat kendi mücadelesine karşı yapılan büyük bir haksızlık olarak görmektedir. 1 Ağustos tarihinde ısrar edilmesiyle TMT’yi kuran ve bu dava için mücadele edenlerin görmezden gelinmesi ve mücadelenin inkar edilmesi olarak değerlendiren Kemal Tanrısevdi, TMT’yi kendisiyle birlikte kuran Rauf Denktaş ve Burhan Nalbantoğlu’nun 1 Ağustos tarihini kabullenmelerinden üzüntü duyduğunu da aktarmıştır.

Yollardır Toplumsa direniş Bayramı kapsamına alınarak TMT’nin kuruluşu 1 Ağustos olarak kutlanması benimsenmemiştir ki tartışmalar halen devam ediyor ve edecek gibi de görünüyor.